6 Kasım 2012 Salı
11. zaman belirten ifade
bekleyişimin ilk günü bugün.
ne kadar sürecek bilmiyorum.
pencereye yağmur damlaları düşüyor.
——————————————————
Kayboluşunun ikinci gecesi bu gece
daha önce hiç bu kadar soğuk olmamıştı sanki
iklimler mi değişti nedir
güneş mi vazgeçti bana görünmekten
yoksa ben mi alıştım karanlığa.
nerdeyim ben.
Ne vakit düşünsen nerede olduğumu
tekrar kayboluyorum
sokak lambalarına adres soruyorum
onlar bile adını sayıklıyor.
—————————————————
arkanı dönüşünün üçüncü haftası bugün
sanki her gün tekrar dönüp gidiyormuşsun gibi
geride bıraktığın son sahneyi yaşıyorum
viski kadehlerinin üstünde büyüyüp büyüyüp küçülüyorsun
asılsız geri dönüşler canlanıyor bazen
bir diken batırıyorum yüreğime
hayal kurmak yasak.
—————————————————-
kopuşunun dördüncü tekrarı bugün
takvimlerin kaçı gösterdiği bile önemsiz
mevsimsiz çiçekler gibi dikenlerin arasına düşmüşüm
dört bir yanımda umutsuz bulutlar
yağmuru bana bırakacaklar, rüzgarı bana..
bu köhne yalnızlıkta kurban edilmeden tanrıya
elimden tutmanı bekliyorum
bile bile gelmeyeceğini..
—————————————————-
bitişinin beşinci mevsimi bugün
kaç kez döküldü yapraklar sayamadım
düşlerimde bile tutarsızsın artık
ben her gece sabaha kadar seni seviyorum
sen bir gece varsın iki gece yok
çehrende toplanan ışıkları dağıtıyorsun sokaklara
tütün sarıyorum yalnızlıklara.
———————————————————-
cinayetinin altıncı soruşturması bugün
tek bir tanık bile yok
yine delil yetersizliğinden tutuksuzsun
lakin ben tutukluyum ilelebet
ciğerimin yetersizliğinden alınmışım.
——————————————————
yok oluşunun yedinci çağı bugün
mevsimler hep güze döndü
baharsız yaşamaya alıştım
gördüğüm tüm silüetler sana dönüştü
kim gelse karşıdan sensin sanki
kim seslense herhangi birine
bana sesleniyorsun gibi
kime bakarsam bakayım
o sen oluyorsun bugün.
——————————————————-
parçalanışının sekizinci ay dönümü bgün
hala toplayamadım parçalarını
parmak uçlarıma dökülmüş aşk kırıntılarından
yansıyan yüzüme bakıyorum.
kırık dökük bir sevi doğuyor aniden
doğup doğup yeniden ölüyor.
————————————————-
ölümünün dokuzuncu yılı bugün
hala seni seviyorum
yarın on olacak
yine seveceğim seni.
lakin bugün yeniden doğdun
nasıl ve neden bilemedim.
canlıyken hiç çekilmiyorsun.
sigaramın dumanında sen varsın
sen varsın nefesimin buğusunda
şarabın kokusunda bile
kahırların en uzununda sen varsın
sen varsın efkarların en soğuğunda
özlemlerin koynunda bile
———————————————————
bugün ölümsüzlüğünün onuncu yıldönümü
yine resimlerine bakarak geçiriyorum zamanı
nasıl hala kalbimdesin
bilemedim.
sana son bir kelime bile söylemedim
ama ciğerimin birinin sende bıraktım
bir gün
ama bir gün geri geleceğim
ciğer yetmezliğinden yakınacağım
—————————————————
gidişinin bilmem kaçıncı asrı bugün
üstünden yüzyıllar geçti
seller fırtınalar depremler savruldu beynimde
lakin ne senden geçtim
ne seni düşünmekten.
http://www.youtube.com/watch?v=NoHxaH4UoPI&feature=related
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder