Alper Canıgüz’ün Tatlı Rüyalar’dan sonraki ikinci romanı
“Oğullar ve Rencide Ruhlar”. Ana karakteri olan beş yaşındaki Alper Kamu tam da
bizim toplumumuzda büyümüş de küçülmüş denilen tipe karşılık geliyor. Ama bizim
kullandığımız anlamdan çok daha fazla büyümüş de küçülmüş hissi veriyor.
Yetişkinlerden daha çok şey bilen, babası bulmaca doldururken onun çözemediği
soruları söyleyen ve henüz 5 yaşında Oğuz Atay, Nietzsche, Dostoyevski okuyan
bir çocuktan bahsediyoruz. Bir çocuğun dünyasından yetişkinlere yetişkince
bakıyoruz kitapta böylece.
Alper Kamu anaokuluna gitmek istemeyen ve gitmemeyi başaran,
memur olan anne babası işe gittiğinde sokağa çıkıp Kansız Celal (hayreti mucip
yahu*) ve Cemalettin’le oynayan bir velet ayrıca.
Polisiye, fantezi, cinayet, mizah ve daha bir sürü şey
aslında bu kitap. Hikayesinin ve karakterlerinin orjinalliği ile
zekice kurgulanmış. Bölümlerin isimleri bile kendi başına insanın ilgisini
çekmesine yetiyor. Böyle Uyurdu Zerdüşt başlığı bunun en güzel örneği... Aniden
insanın yüzünde bir gülümseme oluşturabielecek hatta aniden bir kahkaha
attırabilecek kapasitede bir mizah barındırıyor ayrıca kitap.
Yeni Türk Edebiyatı’nın örnek alınması gereken eserlerinden
olduğunu düşündüğüm bu kitap kolay okunan, kolay güldüren, kolay şaşırtan bir
roman. Alper Kamu’nun bu heyecan dolu hikayesini okumak insana farklı bakış
açıları kazandıryor.
En sevdiğim kısma gelince bu kez Kitabın arka kapağından
geliyor
* Kansız Celal karakterinin kitap okunduktan sonra dillere
dolanan, dillere pelesenk olan, dillerden düşürülemeyen kalıp halindeki
repliğidir “hayreti mucip”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder